Yeniden okumalar hiç de iyi gitmiyor...
Belki hatırlarsınız, bi süre önce ( o süre neredeyse bir buçuk yıl öncesiydi) kitaplığımdaki bazı kitapları yeniden okumaya karar vermiştim. Çünkü öyle sağa sola not alarak, kitapların altını üstünü çizerek okuyan bir tip olmadığımdan, pek güvendiğim hafızamın da aslında son derece kıt olmasından kaynaklı, kitapların çoğunun bendeki his tortusu dışında bir şey kalmıyor kısa zamanda.
Oysa "falanca kitabın kahramanının filanca yerde dediği gibi..." diye başlayan cümleler kuran, kitap karakterlerini, olay örgülerini bütün ayrıntılarıyla hatırlayıp gerektiğinde üzerine bir çuval laf edebilen insanalara özeniyorum ben de.
İşte bu özentimin kurbanıyım ben sevgili çevrem... Kararı aldığımdan beri zamanımın bir kısmını yeniden okumalara ayırdım. Evet, bazı kitapları yeniden okuduğum için rahatsız olmadım ama itiraf ediyorum nihayet, daha çok hayal kırıklığı yaşadım...
Geçmişte beni çoook etkileyen kimi kitapları sıradan, kimilerini fazla sıkıcı buldum. O zamanlar bir solukta okuyup bitirdiğim kimi kitaplar günlerce süründü elimde. En sevdiğim yazarlarla aram bozuldu, haklarında ileri geri konuşmaya başladım, dedikoducu oldum.
En son, en sevdiğim kitabı sıkıla sıkıla okuyup, geçmişte niye bu kadar sevmiş olduğumu merak edip dururken o an nekadar çok eziyet etttiğimi farkettim kendime ve
"Hemen" dedim, "şimdi bırak o kitabı."
"Hayır, bu yeniden okumalarla hafızamı canlandıracağım. Kitapları yeniden değerlendirme, üzerine yeniden düşünme fırsatım olacak. Bunlar öyle bir kerede okunup bir kenara bırakılamayacak kadar özel kitaplar tamam mı?" diye cevap verdim tabii ki bilmiş bilmiş.
Ama bu laflara karnı tok bir kişi olarak kararımın arkasında durmayı bildim.
"Kendine de kitaplara da yazarlara da haksızlık ediyorsun."
"Hayır efendim, kimseye haksızlık ettiğim yok. Bilakis ben büyük bir haksızlığın önüne geçmeye ... .. yazarlar.. kitaplar.. emek... saygı.. unutmak... bıdı bıdı.. vıdı vıdı..."
"Boşuna çırpınıyorsun. Üstelik bu işin faydasızlığını çoktan anlamana karşılık sırf kendinle inatlaştın diye devam ediyorsun. "
"Kimseyle inatlaştığım yok benim.! Görürsün bütün kitaplığı yeniden okumazsam..."
"Okumazsan eşeksin! "
"............"
".............................................."
"Ya hepsini okumayayım bari..."
"Neden? "
"Çok sıkılıyorum okurken"
"Neden? "
"Bilmem... Belki okuduğum her kitapla duygu dünyamın genişlemesidir kitabı sevmek dediğim şey. Bir kitabı ikinci kez okuduğumda duygu dünyama yeni bir katkı sağlamayıp bende var olan hislerimi çalıştırıyor ki ben de bundan hoşlanmıyorummuştur gibi aslında."
"Olabilir. Belki de bilinç altın bilincinin üstünden daha başarılıdır bilgiyi saklamak konusunda. Hadi bırak şu kitabı."
Son cümleyi söyleyen iç sesimin tonu öyle şefkatliydi ki içimin içinden 'buna dayanamam işte ' dedim.
"Tamam , söz bu bitsin bir daha yeniden okuma yok" cevabını verdim şefkat tuzağına düşmediğimi belli eden direngen bir ses tonuyla."
"Çabuk bırak onu!"
"Ya 100 sayfam kaldı , bitirivereyim."
"Bitiriverme!"
"Bitte!"
"Nein!"
"Kitap yarım bırakılmaz günah..."
"Yok öyle bişey."
"Arkamdan ağlar."
"Uydurma."
"Ayıp olur? "
"Kime olacak, saçamalama."
"Çok kötü birisin."
"Sen de."
İçimde fırtınalar kopuyor görüyorsunuz. İnsanın kendi uyduruk tabularını yıkması ne zor iş bilemezsiniz.
Şimdilik yeniden okumaları durdurdum sevgili çevrem, ileride yeniden okumalara devam etmek isteyen iç sesim akıllı mantıklı laflar edip beni yeniden kandırırsa yeniden başlarım belki, bilemem...
6 comments:
diyaloglara bayıldım.. :)
ben yeniden okumacı değilim. okuduğum kitapları, izlemeye başladığım filmleri yarıda bırakmayı ben de hiç sevmem, kendime yediremem. alp de bana çok kızar bu konuda, yaa ne faydası var sana bunu diretmenin diye. ama hala bırakamadım, huzursuzum işte.. :)
bu yazından sonra blogunda sağ alttaki "yastıkaltı" bölümü değişecek diyebilir miyiz?
Yazdıklarını okuyunca yastıkaltına şöyle bir göz attım, hepsine karşı sıcacık hislerim var hala...
Hatta içimden "ülen şunu yeniden okumak var şimdi..." diye geçirdim kimisi için.
Anlayacağın Setoşcum, liste hala yastıkltı listemdir, eşe-dosta önerilir...
Yeniden okumacı olmayı isterdim, isterim ama bende de yeniden bir kitabı okumak yerine, o vakti yeni bir okumaya harcarım düşüncesi ağır basıyor. Hoş! yeni kitap da okuduğum yok ama.
Okunacak ve tamamlanacak çok kitap var kafamda maalesef.
-hiç iyi hissetmiyourm kendimi.
-okumazsan hissedersin tabi...
-senden bir halt olmaz ayşe.
-bence de ayşe.
(bende bir kaç dialog yazayım dedim :))
Senden dünya tatlısı bir anne olacak yakında, bu şartlar altında okumama iznin var bence ;)
Ayşe'ye söyle, fazla yüklenmesin Ayşe'ye :)
:)) "Arkamdan ağlar"
Sabahın beş buçuğunda güldürdün beni, seni de güldürenlerin çok olsun :)))
Post a Comment