kaza, yapılabilir bişeymiş:)ben yaptım oldu.

Bööle şarkılar söleyip danslar ederek, eve gidip üzerimi değişitirip derse koşturayım önceee... diye planlar yaparak Balgat köprü varyantından( orası orasıymış) İnönü Bulvarı'na ( ben orayı eskişehir yolunun Kızılay isitkameti, diye tarif ediyodum kendime, çok güzel oluyodu:)inerken, akış gereği(rapora akış gereği yazmışlar ben de bu lafı beğendim çok:)yavaşlamıştım kiiii Takkk!!!
Hadiiii...Netces şimdi? Çarpma etkisiyle de bulvara doğru (akan trafiğin göbeğine yane) 1-1,5 metre kadar da fırlatılmış durumda olduğumdan, her an soldan bir darbe yemem de an meselesi...


Son üç gündür sürekli bu hazin hikayeyi anlatıp durduğumdan, bir kez daha süreci anlatasım yok.Ülkemin bürokratik hantallıkları,Yurdum insanının(ben dahil)biri diğerini tetikleyen dangalaklıkları...
Sonuç : Sıradan bir trafik kazasında kaza günü otomatikman yarım gününüz ölüyor.
Kaza raporunun çıkması araya haftasonu girmişse 3-4 gün sürüyor.Kaza raporu çıkmadan arabayı servise götürebiliyorsunuz ancak servisten almak için o rapor şart.Malum, hasarın kimin sigortasından karşılanacağını o rapor belirliyor.Aracınızı bir experin görmesi, yenilenecek parçaların siparişi vs derken, servis teslim süresini uzatmanın yollarını arıyor.(gibi geldi bana, zan altında bırakmiim de)Bizim kırılan stop lambamız, tamponumuz ve yamulan bagaj kapağımız için ortalama 5-6 gün(önce 3 gün demişlerdi)servis süresi biçildi. İŞlerinize arabanızla koşturan bir insansanız vay halinize.
Bu gün, kazada kural ihlalim olmadığını bildiren(bu ifadeyi de rapordan çaldım:)raporu aldım, adını da 'mağduriyet belgesi' koydum.Şimdi de zavallı hondacaazımızın sağlığına kavuşup eve dönmesini bekliyorum...